GÜNDEM
Avrupalı Çiftçilerin
Keyfi Kaçtı
Çiftçiler, kırk yıldan beri uygulana gelen ve tarımsal
üretime sübvansiyon verilmesini öngören sistemi sona erdiren değişikliğin
özellikle küçük çiftçilerin ayakta kalmasını imkansız kılacağını
savunuyorlar. Ürüne sübvansiyonu kaldıran ama çiftçilere çeşitli
kalemler altında yapılan ödemeyi toplamda azaltmayan değişiklik
Ortak Tarım Politikası'nda daha köklü bir reform yapılmasını öneren
çevrelerde ise tepkiyle karşılandı. Bu çevreler yapılan değişiklikle
aslında sübvansiyonların ürün bazında kaldırıldığını ama çiftçilere
belli bir gelir elde etmeleri için verilen yardımları değiştirmediğini
vurgulayarak, sonuçta, en azında birkaç yıl daha fiili durumda
pek bir değişikliğin olmayacağını ileri sürüyorlar.
Ortak Tarım Politikası özellikle tarım sektörü güçlü ve köylü
kesimi kalabalık olan başta Fransa olmak üzere İspanya, Portekiz
gibi ülkeler tarafından savunulurken, AB bütçesinde karşılanan
sübvansiyonlar için ulusal bütçelerinden büyük miktarlarda ödeme
yapmak zorunda kalan ve tarım sektörü küçük ülkeler ise şiddetle
eleştiriyorlar.
Serbest piyasa mı istikrar mı tartışması
Sübvansiyonların tamamen kaldırılmasını veya çok azaltılmasını
isteyen çevreler, tarımsal üretimin ve pazarlamanın salt serbest
piyasa kurallarına göre yapılmasını savunurken özellikle küçük
ve orta çaplı çiftçiler bunun sektörde büyük bir istikrarsızlık
yaratacağı inancındalar. Sübvansiyonların azaltılması küçük çiftçilerde
ortalama yüzde 5 oranında bir gelir kaybına neden olacak, çiftçilerin
bu açığı kapatmaları ancak ürünlere zamla mümkün olacak. Ne var
ki söz konusu ülkelerde tarımsal üretimin maliyeti gelişmekte
olan ülkeler ile kıyaslandığında hayli yüksek. Dolayısıyla serbest
piyasa koşullarında ithal edilen tarımsal ürünler AB içinde üretilen
aynı ürünlerden daha düşük fiyatla pazara çıktığında tüketici
kazanıyor ama AB çiftçisi ürününü satamıyor, rekabet edemiyor.
Aradaki fiyat farkının ithal tarım ürünlerine konan gümrük vergileri
ile eşitlenmesi ise ihracatçı ülkeler tarafından "korumacılık"
olarak nitelenerek Dünya Ticaret Örgütü nezdinde şikayetlere konu
ediliyordu. Geçen hafta Cancun'da toplanan Dünya Ticaret Örgütü'nün
gündemindeki en önemli maddelerden biri de tarımsal ürünlerde
serbest ticaret koşullarının kısıtlılığı ve bu bu kısıtlamaların
kaldırılması idi.
Büyük çiftçiler, sübvansiyonların azaltılmasının kendilerine
yüzde 25 oranında bir gelir kaybettireceğini ancak ithal ürünlerle
rekabet edebilecek güçte olduklarını ama küçüklerin büyük çoğunluğunun
dayanamayacağını belirtiyorlar. Sübvansiyonların kaldırılmasına
2005 yılında başlanacak ve aşama aşama azaltmanın sonunda 2015
yılında artık sübvansiyon diye bir şey kalmayacak.
Değişiklik
1960'larda yürürlüğe giren Ortak Tarım Politikası sisteminde çiftçiler
piyasanın gereksinimi olsun olmasın ürettikleri ürünler için fiyat
sübvansiyonu ve ihracatı teşvik primleri alıyordı. 1992 yılında
ve 1999 yılında bütçesel nedenlerle sübvansiyonlarda kesinti yapılmak
zorunda kalındı. Ancak şeker gibi bazı ürünlerde halen yüksek
düzeyde korumacılık uygulanıyor.
2005 yılında yürürlüğe girecek yeni sistemde, ana değişklik, çiftçilere
tek bir kalem altında gelir desteği ödemesi yapılacak olması ancak
bu desteğin ölçüsü çiftçinin üretim sürecinde çevre sağlığına
ne ölçüde dikkat ettiği, hayvan yetiştiriciliğinde daha özenli
olması gibi özellikle tüketicilerin ve çevrecilerin taleplerini
yansıtan hususlara ne ölçüde uyulduğu dikkate alınacak.
|
GÜNDEM
>>
Mısır
üreticisi fiyattan memnun değil
>>
Mısıra
prim desteği geliyor
>>
Ege pamuğunda fiyat arttı
>>
Şekerde pazar savaşı
>>
Avrupalı çiftçilerin keyfi kaçtı
>>
İhraçlık fındık bulunamıyor
>>
Bin köye bin tarımcı
>>
Türkiye'nin ürün deseni yanlış

ANA
SAYFAYA DÖN

|