SEKTÖREL
Dr.
Hatice GÜLEN
Uludağ Üni. Zir. Fak. Bahçe Bitkileri Böl.
Odunsu
Bitkilerde Aşı Uyuşmazlığı
Günümüzde meyve yetiştiriciliğinde ağaçların şeklinin
ve büyüklüğünün kontrol edilebilmesi, ağaçların gençlik kısırlığı
döneminin kısa olması (erken verime yatması) ve meyve kalitesinin
yüksek olması, farklı ekolojik koşullara uyum sağlaması, hastalık
ve zararlılara dayanıklılık gibi faktörler üzerinde önemle durulan
konulardır. Uygun anaç ile çeşidin aşılanması ile bu özellikler
bitkiye kazandırılabilmektedir. Fakat aşılama her zaman başarı
ile sonuçlanmamaktadır ve uyuşmazlık ortaya çıkmaktadır. Aşılanan
farklı iki bitkinin birlikte ortak tam bir doku oluşturamaması
ya da yetersiz bir doku oluşturmasına; ilerleyen yıllarda bitkideki
fizyolojik çabaların, farklı iki parçanın karşılıklı olarak gereksinimlerini
karşılamada yetersiz kalması ya da farklı nedenler sonucu birlikte
yaşamamalarına ve tek bir bitki oluşturamamalarına aşı uyuşmazlığı
denmektedir.
Aşı Uyuşmazlığının Belirtileri ve Tipleri
Uyuşur ve uyuşmaz aşıların birleşme noktalarındaki görünüm, başlangıç
aşamasında birbirine çok benzemektedir. Çoğunlukla, başlangıç
aşamasında aşı noktası birleşmesi sağlanmakta, fakat zamanla,
aşı noktasının başarısızlığından yada anormal yapı oluşumlarından
dolayı stres belirtileri görülmektedir. Bu stres belirtilerinden
bazıları ağacın dış yapısında gözle görülebilir anormallikler
şeklinde olabildiği gibi gözle görülemeyen bazı yapısal farklılıklar
şeklinde de olabilmektedir.
Aşı noktasında güçlü bir birleşmenin oluşmaması
Ağacın büyüme sezonunda yapraklarında sararmalar, erken yapraklanma,
vejetatif büyüme döneminde sürgünlerin uçtan geriye doğru kuruması
ve ağaçta hasta bir görüntünün oluşması,
Fidanlıkta bir yada iki yaşlı gibi erken dönemlerde ağaçların
ölmesi,
Anaç ve kalem arasında belirgin olarak büyüme farklılığının görülmesi,
Sezon başlangıcında veya bitiminde anaç ve kalemde vejetatif gelişme
farklılıklarının görülmesi,
Aşı noktasının altında veya üzerinde şişkinlik şeklinde aşırı
büyümelerin olması,
Anacın fazla dip sürgünü vermesi,
Aşı noktasında ani kırılmalar ve kırılma yüzeyinin düzgün olması.
Aşı uyuşmazlığı ile ilişkilendirilen yapısal farklılıklar ise
şu şekilde özetlenebilmektedir:
Hücresel farklılaşmanın ve buna bağlı olarak yeni dokuların oluşumu
gerçekleşmemektedir.
Vasküler farklılaşmada eksiklik görülmektedir.
Floemin yeniden yapılanmaması ve floem farklılaşmasında yetersizlik
görülmektedir.
Vasküler kambiyumda dejenerasyon oluşmaktadır.
Aşı noktasının iç yüzeyinde hücresel ölü noktaları oluşmaktadır.
Bazı araştırıcılar uyuşmazlık tiplerine göre bitkilerin farklı
tepkilerde bulunabileceğini ve dolayısıyla farklı belirtilerin
gözlenebileceğini belirlemişlerdir. Buna göre, taşınır (translocated)
uyuşmazlık dediğimiz, aşı bileşenlerinin birinden diğerine bazı
toksinlerin geçerek uyuşmazlığa neden olduğu ve her iki aşı bileşeni
ile uyuşan bir ara anacın kullanımı ile bu sorunun giderilemediği
uyuşmazlık tipinde, aşağıdaki belirtiler yoğun olarak gözlenmektedir.
Kalem kısmında aşırı büyümelerin görülmesine rağmen aşı bölgesinde
normal vasküler bağlantı sağlanmaktadır.
Kalem kısmında yoğun bir nişasta birikimi olurken, aşı noktasının
altında neredeyse hiç nişasta bulunmamaktadır.
Yoğun floem dejenerasyonu görülmektedir (en büyük belirtidir).
Aşı bileşenlerinin karşılıklı kombinasyonlarında farklı tepkiler
ortaya çıkmaktadır.
Büyümenin erken dönemlerinde uyuşmazlık tepkileri görülebilmektedir.
Çok seyrek olarak aşı bölgesinde kırılmalar olmaktadır.
Marianna 2624 erik anacı üzerine aşılanan birçok şeftali ve badem
çeşitlerindeki aşı uyuşmazlığında yoğun olarak floem dejenerasyonu
görülmekte ve ara anaç kullanımı bu sorunu çözmede yetersiz kalmaktadır.
Ayrıca “Myrobalan B” erik anacı üzerine Hale's Early şeftali çeşidi
aşılandığında da, çeşitte bulunan toksinlerin uyuşmazlığa neden
olduğu, bundan dolayı da floem dejenerasyonlarının görüldüğü belirtilmiştir.
Diğer bir uyuşmazlık tipi olan yerleşik (localized) uyuşmazlık
ise aşı bileşenlerinin birbirine direk teması sonucunda ortaya
çıkmaktadır. Bu nedenle her iki aşı bileşeni ile tam bir bütünlük
sağlayan ara anaç kullanımında uyuşmazlık problemi görülmemektedir.
Yerleşik uyuşmazlıkta görülebilecek belirtiler ise;
Kambiyal dokularda ölü hücrelerin oluşması, vasküler dokularda
devamlılığın sağlanamaması, genellikle aşı noktasında ani kırılmalar,
Aşı bileşenlerinin karşılıklı kombinasyonlarında yine benzer uyuşmazlık
tepkilerinin görülmesi, kök sisteminin beslenemeyerek yavaş yavaş
ölmesi ve aşı noktasındaki vasküler bağlantının sağlanamamasının
derecesine bağlı olarak dışsal belirtilerin gözlenmesi, şeklinde
özetlenebilmektedir.
Bu uyuşmazlık tipine en belirgin örnek ise ayva anacı (Cydonia
oblanga L.) üzerine doğrudan aşılanan “Bartlett” armut çeşidinde
görülen uyuşmazlık şekli gösterilmektedir. “Beurre Hardy” veya
“Old Home” gibi armut çeşitlerinin ara anaç olarak kullanılmasıyla
uyuşmazlık tamamen ortadan kaldırılabilmektedir.
Bazı aşı kombinasyonlarında ise yıllarca süren başarılı bir gelişmeden
sonra görülen ani ölümler veya ani kırılma şeklindeki belirtiler
ise başlangıçta gecikmiş bir uyuşmazlık olarak tanımlanmıştır.
Daha sonraları bu belirtilerin bir uyuşmazlık olmadığı ve mikoplazma
benzeri organizmalar ile virüslerin bu tip tepkilere yol açtığı
çeşitli çalışmalarda ortaya konmuştur. Bunların tipik örnekleri
olarak armut ağaçlarının ani ölümüne yol açan mikoplazma benzeri
organizmalardan kaynaklanan armut göçüren (pear decline) ve kiraz
yaprak kıvırcıklığı virüsünün cevizlerde neden olduğu siyah nekroz
(walnut blackline) hastalığı gösterilebilmektedir.
Uyuşur Aşı Kombinasyonlarının Belirlenmesi
Meyve yetiştiriciliğinde aşı uyuşmazlığının bir sorun olarak ortaya
çıkmasından beri araştırıcılar bir yandan anaç ve kalem ilişkileri
ile olayın mekanizmasını araştırırken bir yandan da aşı uyuşmazlığının
önceden tahmin edilmesine yönelik çalışmalar yapmışlardır. Aşı
uyuşmazlığının önceden tahmin edilebilmesi bahçe bitkileri açısından,
özellikle erken anaç seleksiyonu ve yeni çeşitlerin aşı uyuşması
yönünden özelliklerinin belirlenmesinde büyük bir avantaj sağlayacaktır.
Araştırıcıların fizyolojik, anatomik ve biyokimyasal çalışmalarla
soruna çözüm getirme çabaları yetersiz kalmıştır. Bu nedenle günümüzde
pek çok alanda olduğu gibi bu konuda da moleküler markörlerin
kullanımı çalışmaları önem kazanmıştır. Geliştirilecek belirleyici
bir metot sayesinde aşılama yapılmadan uyuşan kombinasyonlar seçilebilecek
ve bunlar üretimde kullanılırken uyuşmayan kombinasyonlardan kaçınılacaktır.
Veya sadece birkaç büyüme sezonunda, yıllarca beklemeye gerek
kalmadan, uyuşmazlık saptanabilecektir. Dolayısıyla uyuşmazlık
belirtilerinin görülebilmesi için yıllarca bekleyerek materyal,
zaman ve işçilik kaybı önlenmiş olacaktır.
Kaynaklar
1-Yılmaz, M., 1992. Modern Bahçe Bitkileri Yetiştirme Tekniği.
Çukurova Üniversitesi Basımevi, Adana. 151 s.
2-Hartmann, H.T., D.E. Kester, F.T. Davies,Jr., R.L. Geneve, 1997.
The Biology of Grafting. (H.T. Hartmann, D.E. Kester, F.T. Davies,Jr.,
R.L. Geneve, eds.). Plant Propagation: Principles and Practices.
Prentice-Hall., 392-436.
3-Hartmann, H.T., D.E. Kester, 1975. Plant Propagation, Principles
and Practices. Prentice-Hall, Inc., Englewood Cliffs, New jersey,
662 p.
4- Muzik, T.J., 1958. Role of Parenchyma Cells in Graft Union
in Vanilla Orchid. Sci., 127: 82.
5- Mosse, B., 1962. Graft Incompatibility in Fruit Trees. Common
wealth Agricultural Bureaux, England. p. 36.
6- Herrero, J., 1951. Studies of Compatible and Incompatible Graft
Combinations with Special Reference to Hardy Fruit Trees. Repr.
Jour. Hort. Sci., 26 (3): 186-237.
7- Gur, A., R.M. Samish, E. Lifshitz, 1968. The Role of the Cyanogenic
Glycoside of The Quince in the Incompatibility Between Pear Cultivars
and Quince Rootstocks. Hort. Res., 8: 113-134.
8- Copes, D.L., 1980. Anatomical Symptoms of Graft Incompatibility
in Pinus monticola and P. ponderosa Silvae Genetic, 29: 77-82.
9- Moore, R., D.B. Walker, 1981. Studies on Vegetative Compatibility-Incompatibility
in Higher Plants. I. A Structural Study of a Compatible Autograph
in Sedum Telephoides (Crassulaceae). Am. J. Bot., 68: 820-830
10- Herrero, J., 1955. Incompatibilidad Entre Patron e Injerto.
I. Comportamiento de Algunas Combinaciones Reciprocas. An. Est.
Expt. Aula Dei., 4: 149-166.
11- Herrero, J., 1956. La Compatibilité Entre les sujets porte-greffes
et les Variétés Fruitiéres. Congr. Pomol. Inter., Namur, 10-13.
12- Breen, P.J., 1974. Cyanogenic Glycoside and Graft Incompatibility
Between Peach and Plum. J. Amer. Soc. Hort. Sci. 99 (5): 412-415.
13- Heuser, C.W, 1987. Graft Incompatibility: Effect of Cyanogenic
Glycosides on Almond and Plum Callus Growth. Proc. Int. Plant
Prop. Soc., 36: 91-97.
14- Mosse, B., 1958. Further Observations on Growth and Union
Structure of Double-Grafted Pear on Quince. J. Hort. Sci., 33:
186-193.
15- Hartmann, H.T., D.E. Kester, 1983. Plant Propagation, Principles
and Practices. Fourth Edition. Printice-Hall, Inc. New Jersey.
727 p.
16- Mircetich, S.M., R.R. Sanborn, D.E. Ramos, 1980. Natural Spread,
Graft Transmission and Possible Etiology of Walnut Blackline Disease.
Phytopathology, 70: 962-968.
17- Gülen, H., 2000. Ayva ve Armutlarda Anaç/Kalem İlişkilerinin
İzoenzim Analizleriyle Araştırılması.Ç.Ü. Fen Bil. Enst., Bahçe
Bit. Anabilim Dalı, Doktora Tezi,Adana, 136 s.
|
SEKTÖREL
>>
Toprağın
kokusu bile değişiyor
>>
Organik
ürün tüketici ile buluşamıyor
>>
Yakın geleceğin ümit vaadeden meyveleri
>>
Seracılığımızın sorunları ve çözüm önerileri
>>
Odunsu bitkilerde aşı uyuşmazlığı
>>
Ceviz yetiştiriciliği
>>
Aromatik bitki nane

ANA
SAYFAYA DÖN

|