GÜNDEM

 
İkinci Tarım Şurası

Cumhuriyetin 80. Yıl Kutlamaları çerçevesinde Türk tarımının daha iyi seviyeye getirilmesi, yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, köye, üreticiye ve tarımsal sanayiye yönelik hizmetlerde karşılaşılan aksaklıkların ortaya konulması, çözüm yollarının aranması ve Devletçe götürülecek hizmetlerin belirlenmesi için; yetkililerle ve yukarıdaki konuların tarafları arasında görüşmelerin yapılabilmesi imkanını sağlamak amacıyla Tarım Bakanlığı tarafından 2004 yılı sonbaharında "II. Tarım Şurası" düzenleniyor.

Değişen dünya şartları, tarımın ülkemiz için önemini daha da belirleyici kılmaktadır. Dünya nüfusu hızla artmaya devam etmekte, buna karşılık doğal üretim kaynakları hızla bozulup daralmakta, kitlesel boyutta ortaya çıkan beslenme sorunları ve gündemde olan GATT ve AB gibi yeni mekanizmalar, sektörün belirleyici öneminin daha da arttığını göstermektedir.

Ulusal tarım politikası, tarımı ülke ihtiyaçlarını karşılayacak düzeye getirmeyi ve diğer ülkelerle rekabet edebilmeyi amaçlamalıdır. Tarımın sorunlarının çokluğu ve çeşitliliği nedeniyle tarım politikası uğraşı alanları da çok geniştir. Burada söz konusu olan kamu çıkarlarını ilgilendiren ekonomik, sosyal veya teknik içerikli tüm tarımsal sorunlardır. Tarım ürünlerinin üretimini planlamak ve düzenlemek, tarım kesimindeki üretim faktörlerinden en rasyonel şekilde yararlanmak, kırsal kesimde yaşayan ve tarım alanından geçimini sağlayanların her türlü ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çözüm yolları aramak, ülke ekonomisinin kalkınmasında tarımın katkısını artırıcı önlemler getirmek gibi konular tarım politikasının hedefleri arasındadır.

Uluslararası tarım politikaları, dünya tarımsal üretimi içindeki yerleri, piyasalara katkıları veya sermaye piyasalarındaki önemleri ile Dünya tarım ekonomisini etkileyecek şekilde ülkelerin yaptığı uluslararası anlaşmalara dayalı olarak oluşturulan politikalardır. Bu politikalar ile dünyada tarımın ve tarım ürünleri ticaretinin geliştirilmesi ve tarımla ilgili alanlarda üretici veya tüketici olarak söz sahibi olan ülkelerin refahını artırmaya hizmet edecek şekilde, dünyadaki ekonomik olayların oluşumuna katkıda bulunulmakta ve ulusal politikalar yönlendirilmektedir.

Uluslararası tarım politikası kararları ya uluslararası kuruluşlar eliyle alınmakta ve uluslararası anlaşmalara göre düzenlenmekte yada bölgesel bazı birleşmeler çerçevesinde yürütülmektedir. Uluslararası kuruluş ve anlaşmalar çerçevesinde izlenen politikalar, genelde bütün ülkelerin katılımına açıkken, bölgesel birleşmeler belirli bölgelerde yer alan veya belirli ekonomik sistemlere bağlı ülkeler arasında kurulmuş ekonomik birleşmelerdir. Bölgesel birleşmeler dünya ülkelerinin önemli bir kısmını kapsamadığı için, yararı ancak anlaşmaya katılan ülkelerle sınırlıdır. Fakat tüm dünya ülkelerini içine alacak anlaşmaların yapılmasındaki güçlük ve bunların yetersizliği, bölgesel anlaşmalardaki başarı derecesinin daha yüksek olmasıyla sonuçlanmaktadır.
AB'ne üye ülkelerde kırsal kalkınma politikalarının uygulanması için ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde danışma mekanizmaları oluşturulmuş ve ilgili tüm kesimlerin karar alma ve uygulama süreçlerine aktif katılımı sağlanmıştır. Basitleştirilmiş ve daha kolay anlaşılabilir yasalar temelinde hazırlanan ve yönetilen kırsal kalkınma programlarında şeffaflık sağlanmasının, programların izlenmesi, hesap sorulabilmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesi açısından son derece önemli olduğu görülmektedir.
Günümüzde, dünyada gittikçe artan çevre kirliliği, ekolojik dengeyi ve yaşayan her türlü canlının sağlığını ciddi bir şekilde tehdit eder hale gelmiştir. Bu nedenle, dünyada insanların yeterli, dengeli, sağlıklı ve ekonomik beslenmelerini sağlamak yanında, doğal dengenin korunması için sadece koruma önlemlerinin alınması yeterli olmayacak, katılımcılık esasına dayanan sürdürülebilir kalkınmanın temel alınması gerekecektir. Bu amaçla, kırsal ekonomiye çok sektörlü ve entegre yaklaşım çerçevesinde kırsal alandaki iktisadi faaliyetlerin çeşitlendirilmesi, yeni gelir kaynaklarının ve istihdam olanaklarının yaratılması ile kırsal mirasın korunması konularına daha fazla önem verilmektedir.

Kısaca; GSMH içindeki payı, imalat sanayiine hammadde ve sanayi ile diğer sektörlere işgücü sağlaması, ihracat potansiyeli, doğrudan kendisinin oluşturduğu istihdam olanakları, diğer ekonomik sektörlerin mal ve hizmetlerine pazar oluşturması, mal ve katma değer üretmeyi sürdüren dinamiği ile gıda güvencesini büyük oranda sağlayan tarımın, gelir açısından toplumun yarısını, tüketim boyutuyla ise toplumun bütününü ilgilendiren, temel misyonu nedeniyle Türkiye'nin vazgeçemeyeceği ve geliştirilmesi gereken bir sektör olduğunu belirtmek uygun olacaktır.

 
Kendinizi Mail listemize ekleyin sitemiz ve sektörle ilgili gelişmelerden sizide haberdar edelim.

 

GÜNDEM

>> İkinci tarım şurası

>> Mısırdaki yanlış fiyat politikası

>> Şeker gibi işe yeni patron aranıyor

>> Greyfurtta ihracat desteği artışı rafa kaldırıldı


 

ANA SAYFAYA DÖN
 


 

Copyright©1996-2000 Cine-Tarım A.Ş. Her hakkı saklıdır.
Cine-Tarım A.Ş.'nin yazılı izni olmaksızın hiçbir yazılı ve görsel malzeme kısmen ya da bütünüyle kullanılamaz.