ARAŞTIRMA
Cem
BALTACIOĞLU
A.Ü. Ziraat Fakültesi
Gıda Müh. Bölümü
Prof.
Dr. Sedat VELİOĞLU
A.Ü. Ziraat Fakültesi
Gıda müh. Bölümü
Yabani Meyveler
Anadolu, bitki örtüsünün zenginliği açısından dünyanın
en önemli bölgelerinden birisidir. Bu bölgede bir çok yabani meyve
doğal olarak varlığını korumaktadır. Bu meyveler çoğunlukla taze
olarak tüketilmekle birlikte reçel ve marmelat gibi gıdalara da
işlenmektedir. Bu meyveler ve bunlardan üretilen gıdalar dış pazarda
da ilgi bulmaktadır. Beslenmede meyve ve sebzeler esas olarak
vitamin, mineral madde ve gıda posası kaynağı olarak önem taşırlar.
Bu maddeler insan vücudu için büyük önem taşıyan maddelerdir ve
mutlaka diyetle alınmalıdır (Kökosmanlı ve Keleş 2000). Günümüzde
insanlar, pestisit, yapay gübre vb. uygulanmaksızın doğal koşullarda
yetiştirilen ve organik gıdalar olarak adlandırılan gıdalara daha
fazla ilgi göstermekte ve bunlara çok daha fazla para ödemektedirler.
Özellikle yabani meyvelerin yapısında bulunan bazı maddelerin
sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin ortaya konulmasından sonra
bu maddeler giderek daha fazla ilgi çekmektedir ve bu ilginin
de giderek artacağı düşünülmektedir.
Bu makalede, ülkemizde genelde doğal olarak yetişen, ancak zaman
zaman kültüre de alınarak da yetiştirilen bazı meyveler hakkında
genel bilgiler sunulmuş, bunların başlıca bileşim ögeleri ise
toplu halde çizelgede verilmiştir.
Ahududu
Üzümsü meyveler içerisinde yer alan, böğürtlene benzeyen, çalı
görünümünde bir bitki olan ahududu ilk defa eski Yunanlılar tarafından
bulunmuştur. Latincesi Rubus idaeus olan ahududuya bir çok batı
dilinde İda dağı böğürtleni denilmektedir. Meyvesi çileğe benzediğinden
bazı yörelerimizde ağaç çileği olarak adlandırılmaktadır. Ahududu
çiçek sapçığına yapışık bir çiçekliğin taşıdığı 30-80 küçük tekil
meyvenin oluşturduğu koni biçiminde yada yuvarlak dut irisi bir
meyve olup sistematikte Rosaceae familyasının Rubus idaeobatus
alt cinsine dahil edilmektedir.
Alıç
Nisan- Mayıs ayları arasında pembemsi beyaz renkli ve kokulu çiçekler
açan 2-4 m yüksekliğinde çalımsı bir ağaç veya ağaççıktır. Orman,
koru, çit ve dere kenarlarında karşılaşılır. İstanbul, Uludağ,
İzmit, Bolu, Zonguldak, Sinop, Ankara, Erzincan, Gaziantep, Adana,
İskenderun illerinde yaygın olarak bulunmaktadır (Baytop 1963).
Alıçlar Rosaceae familyası, Maloidae alt familyası, Crataegeae
bölümü ve Crataegus cinsine dahildirler. Yaklaşık olarak dünyada
200 ve ülkemizde ise 17 civarında alıç türü bulunmaktadır. Meyveleri
türlere göre farklılık gösteren; beyazımtırak açık sarıdan, sarıya,
turuncuya; kırmızıdan morumsu siyaha kadar değişen, farklı renk
varyasyonları göstermektedir. Değişik görünüm ve irilikte bulunan
meyvenin unlu bir meyve eti vardır. Meyveler sonbaharda olgunlaşmaktadır.
Alıç meyvelerinin kalp hastalıklarında, kalp atışlarını düzenleyici,
yatıştırıcı, spazm azaltıcı ve aynı zamanda tansiyon düşürücü
etkisinin yanı sıra kabız önleyici, idrar arttırıcı ve anti tümör
etkiye sahip olduğu bildirilmiştir (Gazioğlu 2000).
Böğürtlen
Türkiye'de yaygın bulunan ve yabani olarak yetişen meyvelerden
biri olan böğürtlen, Rosaceae familyasının Rubus L. cinsine girmektedir.
Rubus cinsi de İdeaobatus focke ve Euabatus focke olmak üzere
2 alt cinse ayrılmaktadır. Böğürtlen bunlardan Euabatus alt cinsine
girmektedir. Euabatus alt cinsi, taksonomistler tarafından çok
farklı sınıflara ayrılmaktadır. Çok karmaşık bu sınıflandırma
içinde böğürtlenlerin genel tanımlanmasında Rubus fructicosus
kullanılmaktadır (Tosun ve Artık 1998). Böğürtlenlerde antosiyanin
adı verilen ve sağlık açısından önemli olumlu etkileri bulunan
bileşikler oldukça fazla bulunmaktadır.
Çay Üzümü
Ericaceae (Fundagiller) familyasına ait Vaccinium arctostaphylos,
kışın yapraklarını döken veya dökmeyen çalı veya ağaççık halinde
bitkilerdir. Meyvelerinde organik asitler, pektin, fenolik maddeler
ve renk maddeleri bulunmaktadır. Yaprak ve meyveleri eczacılıkta
kabızlık önleyici, antiseptik, kuvvet verici, idrar söktürücü
etkisinden dolayı üriner sistem hastalıklarında ve ayrıca şeker
hastalığına karşı kullanılır. Meyveleri küçük, yuvarlak, mavimsi-siyah
renktedir. Meyveler taşıdığı pektin, şeker ve organik asitler
nedeniyle reçel üretimine oldukça elverişlidir (Özer 1989).
Dut
Dut, Moraceae takımında yer almaktadır. Siyah (Morus nigra), beyaz
(M. alba) ve mor (M. rubra) çeşitleri bulunmaktadır. Asya'da yaygın
şekilde yetiştirilen yalnızca taze veya kuru olarak değil aynı
zamanda şurup, pekmez ve pestil olarak da tüketilen bir meyvedir.
Pakistan'ın kuzey bölgelerinde dut ve kayısıdan sonra yetişen
ikinci önemli meyvedir. Dut meyvesinin yaygın olarak siyah ve
beyaz olmak üzere iki çeşidi bulunmaktadır. Siyah dut kış mevsiminde
tüketim amacıyla güneş ışığında kurutulmaktadır, fakat beyaz çeşitleri
güneş ışığında kurutulmak için uygun değildir ve genellikle taze
olarak tüketilmektedir. Ağaçlardan toplanan beyaz dutların %60'dan
fazlası koruma tekniklerinin yeterli olarak bilinmemesinde dolayı
ziyan olmaktadır.
Gilaburu
Dispacales (Rubiales) takımının Caprifoliaceae (Hanımeli) familyasından
olan gilaburu bitkisi (Vibirnum opulus), Crampbark, Guelder Rose,
European Cranberrybush gibi ismlerle de anılmaktadır. İnce kabuklu,
tek çekirdekli, karın yarığı bulunmayan küre şeklindeki meyvelerden
yaklaşık 30-40 tanesi bir salkımı oluşturmaktadır. İnce ve düz
yapıdaki kabuk meyveye yapışık olarak bulunmaktadır. Bu meyveye
ilişkin olarak Cine-Tarım Nisan 2003 sayısında detaylı bilgi bulunabilir.
Kızılcık
Kızılcık, Cornus mas L. türüne ait oval biçimli, 10-15 mm uzunluğunda,
olgun kırmızı renkli, ekşi tada sahip meyvelerdir. Kızılcığın
anavatanı Anadolu, Kafkasya ve Avrupa olup, yurdumuzda Kuzey Anadolu
ormanlarında, çalılıklarda doğal olarak yetişmektedir. Kızılcık,
fazla ekşi ve buruk lezzetinden dolayı taze meyve olarak pek tüketilmemekte
daha çok nektara işlenmektedir. Yetiştiği yörelerde beslenme ve
sağlık açısından halkın değer verdiği bir meyve olan kızılcığın
tazesi ve kurutulmuşu, başta ishal tedavisi olmak üzere değişik
rahatsızlıklarda halk ilacı olarak yüzyıllardır kullanılmaktadır.
Kızamık
Kızamık (Berberis vulgaris) meyveleri pembe renkte, yaklaşık 10
mm uzunluğundadır. Bitki uzun ve kırmızı renkli bir çalıdır. Dünyada
bulunduğu 5-6 ülkeden biri Türkiye'dir. Yapısında berbamin, berberin,
berberubin gibi alkoloidler yer alır. Özellikle idrar yolları
rahatsızlıklarında olumlu etkilerinin olduğu bilinmektedir. Ayrıca
antioksidan, antitümör, antibakteriyal etkileri de vardır.
Kuşburnu
Ülkemizde çeşitli yörelerde doğal ve yaygın olarak yetişen kuşburnu,
gerek vitamin ve gerekse mineral madde içeriği yönünden zengin
bir meyvedir. Meyve içi tüylü olup çok sayıda çekirdek içermektedir.
Rosaceae familyasının Rosodleae alt familyası kapsamına giren
kuşburnu, çok yıllık bir bitkidir. Genellikle 1-2 metre yükseklikte
olup, ışık alan yörelerde ve açık alanlarda yetişmektedir. Çoğunlukla
kızılcığı andıran meyve şekline sahiptir. Ülkemizde genellikle
her yörede yetişir. Özellikle Orta ve Kuzeydoğu Anadolu'da geniş
bir yayılma alanı gösterir (Yamankaradeniz 1983, Nergiz et al.
1999). Kuşburnu bitkisinin başlıca önemi içerdiği C ve P vitaminlerinden
kaynaklanmaktadır. C vitamini açısından dünyada bilinen en zengin
meyve olan kuşburnunda portakaldan yaklaşık 8-20 kat daha fazla
C vitamini bulunmaktadır. Bazı araştırıcılar ise bu meyvenin P
vitaminin, vitamin C' den daha önemli olduğu görüşündedir. Dünya
halk hekimliğinde kuşburnunun mide yanması, böbrek rahatsızlıklarının
tedavisinde ve çeşitli kuvvet şuruplarının hazırlanmasında kullanıldığı
belirtilmektedir. Kuşburnu bitkisi içerdiği C ve P vitaminlerinin
yanı sıra K, E ve B2 vitaminlerini de ve provitamin A'yı geniş
ölçüde içermektedir (Velioğlu ve Poyrazoğlu 1988). Bu meyve hakkında
daha detaylı bilgi Cine-Tarım Haziran 2003 sayısında bulunabilir.
Mürver
Ülkemizde Sambucus (Caprifoliceae) cinsine ait iki tür (S. ebulus
ve S. nigra) yetişmektedir;. Her iki tür de halk arasında mürver
adı ile tanınmakta; kök, kabuk, yaprak, çiçek ve meyveleri çeşitli
amaçlarla kullanılmaktadır. Köklerinde iridoid heterozitleri olarak
adlandırılan bileşikler; yapraklarında C vitamini; çiçeklerinde
tanen, uçucu yağ; meyvelerinde tanen, pektin, antosiyaninler,
C vitamini ve organik asitler bulunmaktadır. S. ebulus'un olgun
meyveleri de yukarıda öneminden söz edilen antosiyaninler açısından
zengin bir kaynaktır (Çoknaz 1989).
Üvez
Anavatanı Finlandiya olup Rosaceae familyasına ait yabani bir
meyvedir (Hakkinken et al. 1999). Ülkemizde Marmara ve Karadeniz
bölgelerinde yetiştirilmektedir. Ağustos ve Eylül aylarında hasat
edilen meyvenin Türkiye'de 11 türü bulunmaktadır. Olgunlaşmamış
meyveleri küçük kırmızı taneler şeklinde salkımlar üzerinde bulunmaktadır.
Üvez ( Sorbus aucuparia ) meyvesi, hasat edildiğinde yapısındaki
yüksek düzeydeki fenolik bileşikler nedeniyle tüketilemeyecek
kadar buruk bir tada sahiptir. Bu meyvelerde olgunlaşma ile fenolik
madde yapısında bazı değişiklikler olmakta meyve zaman içinde
yenilebilir bir hale gelmektedir. Meyve, yapısındaki yüksek orandaki
fenolik maddelerin yanı sıra önemli düzeylerde şeker, karotenoid
bileşikler ve C vitamini de içermektedir (Hakinken et al. 1999).
Yaban Mersini
Yaban mersini (Vaccinium myrtillus), ormanda ağaç altında yetişen
ve yüksekliği 25 cm dolayında bir çalıdır. Ülkemizde murt olarak
da adlandırılmaktadır. Meyvesi koyu mor-beyaz alacalı renkte ve
yuvarlaktır (Ekşi ve Artık 1988). Akdeniz havzasının tipik doğal
bitkilerinden olan yaban mersini, Türkiye'de Akdeniz, Ege, Marmara
ve Karadeniz bölgelerinin sahil şeridi boyunca ormanlık ve makilik
arazide yaygın olarak bulunur. Meyveleri önce siyah-lacivert,
sonra kırmızımsı-beyaz pembe renkli ve etlidir. Özellikle beyaz
renkli büyük meyveler taze olarak, morlarsa kurutularak bazı yörelerde
tüketilmektedir (Özcan ve Akbulut 1998).
Yemişen
Crataegus monogyna Jacq olarak isimlendirilmektedir. Yüksekliği
10 metreye kadar çıkabilen bir ağaçtır. Meyveleri 6-10 mm çapındadır
ve rengi kırmızı veya kırmızı-kahvedir. Çiçek ve meyvesinin tansiyon
düşürücü etkisi olduğu ve kalp ilacı üretiminde hammadde olarak
kullanıldığı bildirilmektedir.
KAYNAKLAR
Baltacıoğlu, C. 2003. Yüksek lisans tezi öndenemeleri (Basılmamış).
Ankara Üniversitesi. Ankara.
Baytop, T. 1963. Türkiye'nin Tıbbi ve Zehirli Bitkileri. İstanbul
Üniversitesi Yayınları: 1039, 551 s., İstanbul.
Çoknaz, U. 1989. Memleketimizde yaygın olarak bulunan Sambucus
ebulus (Caprifoliceae) çiçek ve meyvelerin farmakope analizleri
ile rutozit ve antosiyanozit içeriği açısından değerlendirilmesi.
Yüksek lisans tezi. Ankara Üniversitesi. Ankara.
Ekici, L. ve Velioğlu, S. 2003. Gilaburu bitkisi ve sağlık açısından
önemi. Cinetarım. 6(46); 38.
Ekşi, A. ve Artık, N. 1998. Bazı yabani meyvelerin (kuşburnu,
yemişen, alıç, yaban mersini, kızamık) kimyasal bileşimi üzerine
araştırma. Gıda Sanayi 9; 33-34.
Gazioğlu, R.İ. 2000. Van yöresinde yetişen alıçlar. Yüksek lisans
tezi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Van.
Görtay, Ş., Kılıç, O. ve Özler, N. 1997. Bursa yöresinde yetişen
ahududu meyvesinin bileşimi ve bu meyveden üretilen marmelatların
özellikleri üzerinde araştırmalar. Gıda. 22(2); 117-122.
Hakkinen, S., Heironen, M., Karenlampi, S., Mykkanen, H., Ruuskanen,
J. and Törrönen, R. 1999. Screening of selected flavonoids and
phenolic acids in 19 berries. Food Resarch International. 32;345-353.
Karkacıer, M., Poyrazoğlu, E.S., Artık, N. ve Velioğlu, S. 2000.
Kuru dut (Morus alba) ekstraksiyonunun kinetiği. Gıda 25(5); 343-348.
Kökosmanlı, M. ve Keleş, F. 2000. Erzurum'da yetiştirilen kızılcık
meyvesinin marmelat ve pulpa işlenerek değerlendirilmesi. Gıda.
25(4); 289-298.
Nergiz, C., Kadakal, Ç. ve Gürsoy, O. 1999. Gümüşhane yöresinde
doğal olarak yetişen kuşburnu (Rosa canina L.) bitkisinin meyve
ve çekirdeğinin bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri. Gıda Bilimi
ve Teknolojisi. 4(4); 34-41.
Özcan, M. ve Akbulut, M. 1998. Mersin (Myrtus communis L.) meyvesinin
bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri. Gıda. 23(2); 121-123.
Özer, I. 1989. Vaccinium Arctostaphylos L. (çay üzümü) meyvelerinin
anatomisi, antosiyanozit ve tanen içeriği üzerinde araştırmalar.
Yüksek lisans tezi. Ankara Üniversitesi. Ankara.
Schobinger, U. 1987. Meyve ve Sebze Suyu Üretim Teknolojisi.Hacettepe
Üniversitesi, s.22, Ankara .
Tosun, İ. ve Artık, N. 1998. Böğürtlenin (Rubus L.) kimyasal bileşimi
üzerine araştırma. Gıda 23(6); 403-413.
Usui, M., Kakuda Y. and Kevan P.G. 1994. Composition and energy
values of wild from the boreal forest of northen Ontario. Canadian
Journal of Plant Science 74; 581-587.
Velioğlu, S. ve Poyrazoğlu, E.S. 1988. Kuşburnu bitkisinin insan
beslenmesi ve sağlığı açısından önemi. Tarım Orman Köy Dergisi
Ekim;36-37.
Yamankaradeniz, R. 1983. Farklı oluşum aşamalarındaki kuşburnunun
(Rosa sp.) fiziksel ve kimyasal nitelikleri. Gıda 8(4);151-156.
|
|