SEKTÖREL

III. AK bulguları üzerine yorumlar ve öneriler

A. AK’nın bütünü açısından değerlendirme:

a. Katılımcıların, sektörü temsil durumu:

1. Çağrılı 72 kişilik katılımcı listesinin tarım ve ilgili kesimleri yeterince temsil ettiği,

2. Toplantıya katılan 40 kişinin temsil kabiliyetinin yüksek olduğu.
 
Öneri(ler):
1. Çalışmaların bundan sonraki aşamalarında, çalışmalara katılacağı öngörülen kişilerin katılımlarının sağlanması için özel önlemler düşünülmesi,

2. Çalışmalara katılacağı planlanmakla birlikte katıl(a)mayanlara, çalışmaların her aşamasıyla ilgili bilgi verilmesi; varsa kendilerinden beklentilerin belirtilmesi ve bu yolla hem katkılarının alınmaya çalışılması, hem de katıl(a)mamış olmalarının bir sorun ve/ya eksiklik yaratmış olduğunun / olacağının ima edilmesi,

 
b. Toplantının genel performansı:

1. Katılımcılar fikir üretme, paylaşma, toplantı disiplinine uyma, son dakikaya kadar canlı kalma gibi açılardan iyi bir performans göstermişlerdir.

2. Cevabı aranılan soru, tüm paydaşlar arasında daha etkili ve verimli etkileşimlerin hangi yeni ilişki formlarıyla gerçekleştirilebileceği idi. Tüm kurumlarıyla hiyerarşik, tek odaklı ilişki formuna koşullanmış toplumumuzda böyle bir arayışın kolay olmayacağı bir gerçektir. Bu yalnız tarım alanında değil, çeşitli konularda yapılan arama toplantılarında da ortaya çıkmaktadır. Buna göre:
 
Öneri(ler):
Bir defalık bir çalışmada değişmesi beklenemeyecek olan “zihinsel kurgu”nun (mind set), birbirine alışmış bir çalışma grubunun bir dizi çalışmasının sonunda farklı bakış açılarına açık hale geleceği değerlendirilmektedir.

Bu nedenle, kurumların tepki, kıskançlık ya da rekabetlerini çekebilecek iddialı etiketlerden uzak durularak, bu arama konferansının katılımcılarına benzer bir kompozisyonda bir “daimi çalışma grubu” oluşturulması önerilir. Bu çalışma grubu üyelerinin kendilerinin belirleyeceği bir program uyarınca ortak kavram tabanı oluşturmaları, düşünsel özgürlüklerini sınırlayabilen zihisel zincirleri (Bkz. Ek-8) kırma yönünde çalışmalar planlamaları ve böylece oluşacak platformu kullanarak tarım konusunda yeni ilişki formlarını aramaları önerilir.

 
B. Çözüm önerileri açısından değerlendirme:

a. Tarım kesimi paydaşlarının belirlenmesinde:

Belirlenen en önemli 20 paydaşın içinde yer alan (tarımla ilgili yasalar), (doğal afetler), (iklim, toprak, su) gibi paydaş (stakeholder) tanımına uymayanların bulunuşu, tarım süreçlerinin bir “paydaşlar arası etkileşim sistemi” olduğu başlangıç gerçeğinin değerlendirilmesinde bir sorun olduğunu göstermektedir.

Diğer yandan, (STK), (uluslararası kuruluşlar), (meslek örgütleri), (sanayici, tüccar) gibi son derece geniş kapsamlı paydaşların belirtilmiş olması da “paydaş” kavramının sorunlar içinde önemli bir yer tutmamakta olduğu şeklinde değerlendirilmektedir. Buna göre:
 

Öneri(ler):
Bundan sonra yapılabilecek toplantılarda, en etkili paydaşların belirlenmesi noktasına özel önem verilmesi ve bu amaçla, toplantı sırasında katılımcılara dağıtılmış bulunan hatırlatma notunun dikkate alınması önerilir.

b. Paydaşlar arasında halen mevcut ve olması gereken ilişkilerin değerlendirilmesinde:

1. Mevcut ilişki formlarının büyük bölümünün belirlendiği, olması gerekenlerde ise 2 açıdan kısır kalındığı değerlendirilmektedir. Birincisi, mevcut ilişkiler içinde yeterli görülmeyenlerin iyileştirilmesi yerine tamamen yeni kurum ve/ya kurullar önerilmiştir.

Halbuki, eskilerin iyi işlemeyişinin nedenleri muhtemelen yenileri de olumsuz etkileyecektir. Bu eğilim yalnız tarım kesiminde değil tüm diğer alanlarda gözlenmektedir. İşlemeyenin yerine yeni birisini kurmayı düşünmek neredeyse bir normdur.

Mevcut ilişkilerin formlarını etkisiz ve/ya verimsiz kılan (varsa) öğeleri inceleyen grubun bulguları da bu yargıyı doğrular niteliktedir. En önemli 5 öğeden yalnızca birisi –katılımlı karar alınamaması- gerçek neden durumundadır.

Diğerleri (çevre bilincinin bulunmayışı, üretici kesimin kalabalıklığı vbg) birer etkisizlik veya verimsizlik kaynağı sayılmamalıydı. Sorunların gerçek kaynaklarının teşhisindeki bu yetmezliğin giderilememesi halinde, öngörülecek kurumların hiçbiri fazlaca etkili olamayacaktır.

2. Önerilen yeni ilişkilerde dikkati çeken ikinci özellik, birisi hariç (ürün bord’u) tamamının danışma niteliğinde oluşu, karar oluşturmanın daima dışında kalınmasıdır. Buradan çıkarılabilecek önemli bir sonuç, paydaşların “katılımlı karar mekanizmaları” konusunda daha cesaretlendirilmeleri ve bir yandan da katılımlı karar araçları açısından bilgilendirilmelerinin önem taşıdığıdır.

Bunlara göre:

Öneri(ler):
1. (III.A.b) önerilerinde açıklanan “Daimi Çalışma Grubu”nun “katılımlı karar mekanizmaları” konusunda bilgilendirilmesi amacıyla bir dizi basılı, görsel ve işitsel malzeme hazırlatılması önerilir. Bu malzemelerin yalnız tarım alanında değil tüm sektörlerin yeniden yapılandırılmalarında gerekli olduğuna dikkat edilmelidir.

2. Bu çalışma grubunun sorun çözme performansının mükemmelleştirilmesi amacıyla bir programın uygulanması önerilir. Öyle görünmektedir ki, tarım sektörünün –ve diğer sektörlerin- en önemli sorunu şudur: «sorunların aralarındaki ilişkileri bir sistem bütünlüğü içinde görebilen, sorunların kaynaklarına doğru kaybolmadan yürüyebilen ve nihayet onlara, alışılmış kalıpların dışına çıkarak etkili çözümler üretebilen paydaş temsilcilerinin sayıca artırılabilmesi ve bir araya getirilerek ortak akıl üretebilmelerinin temini

Bu nedenle, önerilen Sorun Çözme Performansı Geliştirme Programı, bu arama konferansının net olarak ortaya çıkardığı bir yarar olarak görülmelidir.

c. Paydaşlar arasında ağ oluşturulması bağlamında:

Tarımla ilgili ana süreçlerin ilgili paydaşlarını yüksek bir etkileşim verimiyle bir araya getirebilen ve bu yolla çeşitli projeleri tanımlayıp uygulayabilen bir ağ nasıl olmalıdır?” şeklindeki soruyu cevaplayacak çalışma grubu, cevabın çevresini belirleyebilecek bazı çizgiler çizmiştir (Bkz. Ek-7).



1. HİYERARŞİK DÜZENİN OLMAMASI, EŞİTLİK PRENSİBİ

2. PAYDAŞLAR KENDİ GÜÇLERİ KADAR MADDİ DESTEK SAĞLAMALILAR

3. ETİK VE ÖDÜLLENDİRME KURULU GİBİ BİR KURUL BULUNMALI; PAYDAŞLAR ARASINDA YAPILACAK PROTOKOLLARIN YÜRÜRLÜĞÜNÜ BU KURUL DENETLEMELİ

4. BURADA ÖNERİLEN AĞ SİSTEMİ YENİ TARIM YASASINA GİRMELİ..

Ana çizgileri bu olan bir ağın nasıl oluşabileceği teknik bir konudur ve nisbeten kolay çözümlenebilir bir konudur. Ama, hiyerarşik örgütlenme geleneği karşısında, bu tür ağ örgütlenmelerinin benimsenmesinde sorunlar olacağı görünmektedir. Buna göre:

Öneri(ler):
Bu nedenlerle katılımlı karar konusunda tedrici bir geçiş söz konusu olabilir. Bu geçiş sırasında kullanılabilecek yöntemler Ek-10’da açıklanmaktadır. Anılan bu ek’te açıklanan önerilerin, yukarılarda açıklanan Daimi Çalışma Grubu tarafından ele alınıp değerlendirilmesi ve bir eylem planına dönüştürülmesi önerilir.

 

IV. SONUÇ

Arama konferansı, büyük global değişimin tüm sektörlerimize empoze ettiği yeniden yapılanma ihtiyacının nerelerden başlatılması gerektiği konusunda net bir mesaj vermiştir.

Bu ihtiyaç, her sektörün paydaşlarının, aralarında bir hiyerarşi olmadan ve oluşmuş statükoları zorlayacak bir örgütlenme gerektirmeyecek biçimde birer “Daimi Çalışma Grubu” –ya da bir başka ad altında- şeklinde bir araya gelmesi ve ilk adım olarak da kendi sorun çözme performansını artıracak bir programı tanımlayıp yürürlüğe koymasıdır.

Geliştirilmesi ilk gereken sorun çözme yöntemi, ortak akıl yoluyla katılımlı karar verme yaklaşımıdır.

Buna paralel olarak da kendi arasında bir ortak kavram tabanı oluşturacak olan grup giderek daha karmaşık konulara girecektir.

Cine Tarım ve TÜYAP işbirliği ile gerçekleştirilen bu adımın böylesine önemli bir değişim sürecine öncülük etmesi mümkündür.

 
BU HABERLE İLGİLİ DİĞER GELİŞMELER

Haber listemize üye olup tarım sektöründeki haberlere, geliştirici herkese açık tartışma platfomlarına katılabilirsiniz.
.

Mail adresinizi sol aşağıya yazın ve Listeye Gir butonuna tıklayın.
Karşınıza gelecek sayfadaki formu eksiksiz doldurun.
Powered by ListBot

SEKTÖREL

>> Arama Çalışması Toplantı
>> Sonuçları - II


>> Süt doğanın mükemmel gıdasıdır





 
ANA SAYFAYA DÖN
 



Copyright©1996-2000 Cine-Tarım A.Ş. Her hakkı saklıdır. Cine-Tarım A.Ş.'nin yazılı izni olmaksızın hiçbir yazılı ve görsel malzeme kısmen ya da bütünüyle kullanılamaz.