ÇÝFTÇÝ ÇIKARININ FARKINDA
MI?
BaþlÝÛÝ
tersten de okuyabilirsiniz. Çiftçi, baþÝna ne
geleceÛinin farkÝnda mÝ? Bu sorunun evet veya
hayÝr diye kesin bir yanÝtÝ yok. Çiftçinin büyük
bölümü bu yÝlÝn tarÝmsal politikalarÝndan memnun
deÛil. Ancak çiftçinin küçük bir bölümü önümüzdeki
yÝlÝn (veya yÝllarÝn) bu yÝl dahi aratacaÛÝnÝn
farkÝna varmaya baþladÝ. …nemli bir kesim için
henüz böyle bir netlik yok.
Bölge
politikacÝlarÝ aracÝlÝÛÝyla bir yÝl kötüye giden
durumun ertesi yÝl veya hiç olmazsa daha ertesi
yÝl düzelebileceÛi umudunu taþÝyanlar çoÛunlukta
gözüküyor. BunlarÝn büyük bölümü 2001'de, tamamÝ
ise 2002'de olaylarÝn bilincine varmaya baþlayacaklar.
Oyunun kurallarÝnÝn deÛiþtiÛini görecekler. Kendileri
için iþ iþten geçmemiþse, yani çifti çubuÛu bÝrakma
noktasÝna gelmemiþlerse, belki talep ve tepkilerini
siyasal düzleme farklÝ bir biçimde taþÝmaya yönelecekler.
Þimdi
yakÝn geleceÛi bir yana bÝrakÝp bugüne bakalÝm
ve bu yÝldan itibaren olanlarÝn veya olacaklarÝn
az çok farkÝnda olmaya baþlayanlarÝn durumunu
sorgulamaya baþlayalÝm. Ülk ayÝrÝm, tabandaki
çiftçi ile çiftçi örgütlerinin yönetici veya temsilcileri
arasÝnda yapÝlmalÝ. Çiftçi kuruluþlarÝnÝn yöneticileri
kuþkusuz daha erkenden yeni sürecin farkÝna varmaya
baþladÝlar; buna karþÝlÝk tabandaki çiftçinin
küçük bir bölümü, özellikle de ticari tarÝma en
fazla geçmiþ ve belirli bir büyüklüÛün üzerine
çÝkmÝþ zengin çiftçi kesimi, tarÝmsal politikalarda
keskin bir viraja sürüklendiklerinin ayÝrdÝna
varabildiler.
Peki
acaba bunlarÝn arasÝnda da bilinçlenme (yani geliþmelerin
gerçek yüzünü kavrama) düzeyi arasÝnda belirgin
farklÝlÝklar yok mu? Yani örneÛin çiftçi kuruluþlarÝnÝn
temsilcileri arasÝnda tam bir kavrayÝþ benzerliÛi
mi söz konusu? Bundan kuþkuluyuz.
En
azÝndan kamuoyuna yansÝyanlar böyle olmadÝÛÝnÝ
gösteriyor. Bizim kiþisel temaslarÝmÝz da bunu
doÛruluyor. Bu yÝl içinde dört ayrÝ bölgede çiftçi
ve çiftçi temsilcilerinin bulunduÛu toplantÝlara
konuþmacÝ olarak katÝlmak dÝþÝnda özel iliþkilerimiz
de bizi bunu söyleme olanaÛÝ veriyor. Biraz daha
ayrÝntÝya inelim. Devletin kredi desteÛini giderek
azaltacaÛÝnÝn, hatta sÝfÝrlayacaÛÝnÝn farkÝna
varanlarÝn bir bölümü, oluþacak finansman boþluÛunu
Dünya BankasÝ'nÝn doldurabileceÛi gibi bir beklentiye
kapÝlabiliyorlar; en azÝndan kamuoyuna açÝk bir
talep olarak bunu dile getirerek bir yere varÝlabileceÛini
düþünüyorlar.
Oysa
Dünya BankasÝ'nÝn tarÝma dönük yapÝsal uyum kredileri,
ya TarÝm SatÝþ Kooperatifleri Birlikleri'nin (TSKB)
sanayi alanÝndan kÝsmi veya tam çekilmeleri karþÝlÝÛÝnda
ya vadeli kontrat borsalarÝnÝn kurulmasÝ ve harekete
geçmesi karþÝlÝÛÝnda ya tarÝma dönük tüm destekleme
mekanizmalarÝnÝn tasfiyesi üzerine oturtulmaya
çalÝþÝlan geçici doÛrudan gelir desteÛi programÝnÝn
finansmanÝ gibi baÛlamlarda gündeme gelebilecek.
…te yandan, "kampanya alÝm fiyatlarÝ düþük açÝklandÝ,
bari primler yüksek tutulsaydÝ" türünden serzeniþler
veya talep ve tepkiler de, devletin tarÝmdan tamamen
çekilmesi projesinin tam algÝlanamadÝÛÝnÝ gösteriyor.
Kuþkusuz,
tarÝmsal örgütlenmelerin prim desteÛi konusundaki
ÝsrarlarÝnÝ sürdürmelerini anlamsÝz bulmuyoruz;
çünkü bunu yapmasalardÝ bu kadarÝ dahi verilmezdi.
Bu kuruluþlar bunun büyük ölçüde farkÝndalar.
Ancak, bu tür bir muhalefet ekseni, çiftçinin
kafasÝnÝ karÝþtÝrÝyor ve beklentilerinin sürmesine
neden oluyor. …nümüzdeki yÝl veya sonraki yÝl
ortada prim gibi ek ödemelerin de kalmayacaÛÝnÝ
anlatabilmek ve eÛer tepkileri varsa uygulanan
tasfiye politikasÝnÝn bütününe karþÝ yöneltmelerini
saÛlayabilmek gerekir.
Bir
baþka yanÝlgÝ alanÝ, 4572 sayÝlÝ kanunla TSKB'nin
hemen özerkleþeceÛi konusunda oluþmuþtu; ancak
bunu sÝnamakta en hevesli olanlar, örneÛin Tariþ'in
4 birliÛi, bunun geçersizliÛini (muhtemelen önümüzdeki
4 yÝllÝk Yeniden YapÝlandÝrma Kurulu dönemini
de aþan bir süreye yayÝlan etkilerle) anlamakta
gecikmediler. Gerçi bir baþka yanÝlgÝnÝn sürdüÛü
de görülüyor.
BazÝ
birlik yöneticileri, bundan böyle kendi olanaklarÝyla
ortaklarÝndan alÝm yapabileceklerini ve buna iliþkin
tüm ticari ve sÝnai faaliyetlerini sürdürebileceklerini
düþünebiliyorlar. Gerçi bazÝlarÝ için bunun önkoþulu
iyi bir prim ödentisinin varlÝÛÝ idi. Ancak daha
iyimser olanlarÝ dahi var; üreticiye avans fiyat
biçiminde ödeme yaparak, ödemeyi taksitlendirerek
ve daha sonraki piyasa koþullarÝna göre fark vererek
iþi götürebileceklerini zannedebiliyorlar.
Oysa
bu o kadar kolay deÛil. Çünkü a) piyasa koþullarÝ
olumsuz giderse fark veremeyecekleri gibi, verdikleri
avans fiyatÝndan da zarar edebilirler; bu durumda
da ortaklarÝndan zarar kesintisi yapamazlar; b)
EÛer piyasa koþullarÝ olumlu gider de ortaklarÝna
ek ödemeler yaparlarsa, belki izleyen yÝl ürün
alÝmÝnÝ garantilerler, ama birliÛin özkaynak biriktirmesine
engel olurlar. Üzleyen yÝlÝn nakit açÝklarÝ böylece
büyüyeceÛi için daha düþük peþinatlar vermeye
zorlanÝrlar.
KaldÝ
ki, tüm kaynaklarÝnÝ ürün alÝmlarÝna yatÝran birlikler
yatÝrÝm yapamayacaklarÝ için uzun dönemde çökeceklerdir.
Bütün bunlarÝn farkÝnda olan çiftçi kuruluþlarÝ
da olabilir. …rneÛin TarÝþ Üzüm BirliÛi, baþkanÝnÝn
basÝna yansÝyan demeçlerine bakÝlÝrsa ki bizim
de önceki izlenimlerimiz de bu yöndedir muhtemelen
devletin kredi desteÛi olmadan faaliyetlerin aksayacaÛÝnÝn
en çabuk farkÝna varan kooperatif birliÛi gibi
gözükmektedir.
Ancak,
gene muhtemelen, bu birlik yönetimin dahi, þimdiye
kadar olduÛu gibi, bölge milletvekilleri üzerinden
en azÝndan üzüm üreticilerini kurtarmaya yönelik
perakende giriþimlere bel baÛlamasÝ olasÝlÝÛÝ
h‰l‰ yüksektir. Hele bir de "Cumbaba" politikaya
soyunup "düþün peþime" dese, bu bel baÛlayÝþÝn
katmerleneceÛini ve bunun tüm çiftçi kardeþlerimizi
kavrayan yeni bir illüzyona dönüþeceÛini söyleyebiliriz.
Oysa
samimiyeti defalarca test edilmiþ ve öÛrenilmiþ
olmasÝ gereken politika tacirlerinin yapacaklarÝ
hiçbir þey olmadÝÛÝ veya kalmadÝÛÝ artÝk anlaþÝlmÝþ
olmalÝdÝr. ArtÝk herkes kendi gücüne güvenmek
ve bunu harekete geçirmek durumundadÝr. Bir baþka
handikap ise, tÝpkÝ baþlangÝçta iþçi sendikalarÝnÝn
da davrandÝÛÝ gibi, sadece aynÝ ürünü üreten çiftçilerin
kendi dar alanlarÝna bir çözüm bulmaya yönelmeleridir.
Oysa, çiftçinin çÝkarlarÝna toplu bir saldÝrÝ
vardÝr; buna ancak benzer bir kavrayÝþla yanÝt
verilebilir.
Bilinçlenme
düzeyini test etmek için bir final sorusu sorabiliriz:
Acaba TÜGSAÞ ve ÜGSAÞ'Ýn özelleþtirilmesi için
düÛmeye basÝldÝÛÝ bugünlerde niçin çiftçi kuruluþlarÝ
bunu üstlerine vazife edinmemektedirler? Bu kuruluþlarÝn
adÝnÝ kaç çiftçinin duyduÛunu, kaçÝnÝn bunlarÝn
adÝnÝn açÝlÝmÝnÝ bildiÛini, bunlardan da kaçÝnÝn
bu kuruluþlarÝn gübre fiyatlarÝnÝ belirli ölçüde
dengeleyici bir rol oynadÝÛÝnÝn farkÝnda olduÛunu,
farkÝnda olanlarÝn kaçÝnÝn bunlarÝn özelleþtirilmesinin
kendi çÝkarlarÝna bir saldÝrÝ olduÛunu düþünüp
karþÝ çÝktÝÛÝnÝ söyleyebilir misiniz? Çok mu zor
bir soru oldu? KolayÝ var.
Petrol-Üþ
SendikasÝ'na baÛlÝ iþçiler aylardÝr bu konuyu
gündeme getirmeye çalÝþÝyorlar. Hatta "gübre sektöründe
ve tarÝmda özelleþtirmeye hayÝr" baþlÝÛÝnÝ taþÝyan
89 sayfalÝk bir araþtÝrma raporu da yayÝmladÝlar.
Bu raporu okuyunuz ve niçin bu kuruluþlarÝn özelleþtirilmesinden
oralarda çalÝþan iþçilerden daha fazla çiftçilerin
zarar göreceÛini anlamaya çalÝþÝnÝz.
Peki
o zaman, TÜGSAÞ ve ÜGSAÞ'Ýn özelleþtirilmesine
niçin salt Petrol-Üþ karþÝ çÝkÝyor. Bu sadece
onun görevi mi? Biz bu konuya Tariþ deneyimimizden
de örnek vererek gelecek hafta devam etmek istiyoruz
BU HABERLE ÝLGÝLÝ DÝÐER
GELÝÞMELER
Haber
listemize üye olup tarým sektöründeki haberlere,
geliþtirici herkese açýk tartýþma platfomlarýna
katýlabilirsiniz.
.
|
Mail
adresinizi sol aþaðýya yazýn ve "Listeye
Gir" butonuna týklayýn. |
|
Karþýnýza
gelecek sayfadaki formu eksiksiz doldurun. |
|